Bu Blogda Ara

15 Kasım 2015 Pazar

İnsanı yazmak korkusu var bende

denemelerimden



Annemi yazmaktan korktum. Bilmediklerim, duymadıklarım, görmediklerimle ona haksızlık ederim diye korktum.  Yine de yazdım. Hissettirdikleriyle, ardından bıraktığı iziyle onu yazmayı denedim.  İtiraf etmeliyim ki, aslında onu hiç tanımadım.
Kucağında uyuyakalsam da, iç dünyasına göz atmışlığım olmadı. Dertlerini duymadım,
çaresizliğini görmedim, acılarını dindirecek güçte olmadım. Annem olmasından faydalandım.  Doğanın kanunu dolayısıyla, onun sayesinde var oldum.

İnsanı yazmaktan korktum.  Cümlemi tamamlamadan onun hakkında yeni yeni farkına vardıklarımla  irkilsem de, yazdım. Kelimeler geldikleri gibi kalakaldılar, kalbim çatlarcasına attı, kahroldum.  İnsanda kötünün kötüsüne, iyinin iyisine inanamadım. İnsanın değişken yapısından korktum. Basitliğinin labirentinde kayıp olmaktan, mucizevi yaradılışından, çözümlenemez yürek dilinden ölesiye korktum. Yine de yapabildiğim kadar onu yazdım.

Farkına varıp kabullenmekte direndiğim bir gerçeği yutkundum: insanı yazmak işinde yetersiz kaldığım.  Israrla(inatla değil), yazmaya devam ettim.   Ne para ne de isim edinmek için, sadece ışık olurum umuduyla yazmayı görev edindim.  Kimilerince aptalca, kimilerince gereksizce, yazdım.   Sıfırı bol rakamları gören köşe yazarlarından olmadım. Kitapları çok satanlardan hiç olmadım.  Yazdım sadece. Sadece yazdım.
Gördüklerimi, duyduklarımı, yaşadıklarımı değil,  benliğimin süzgecinden geçenleri yazdım.  Ne kandırmak, ne göz boyamak, ne de onaylanmak için yazdım.

Yorgunum. İnsanı yazmaktan, onu anlamaya çalışmaktan, içimde onu affetmekten, onun adına umutlu olmaktan, ona inanmaktan ölesiye yoruldum. Aptallığı alkışlayanlardan, paranın büyüsüne kapılanlardan, nefesi bile muhtaç edenlerden çok yoruldum.  Çaresi yok, yaşanacak bu hayata yorgunluğumla bezdim.

İnsan olmaktan, anlamaktan, anlatmaktan sıkıldım.  Gitme isteğimden ve gidememekten  sıkıldım.  Hayatın kahpeliğinden, yapmacık yaşanmasından,  gösterişinden, sefaletinden, yalan dolanından usandım bıktım. İstifa, iade edilmezliği, şikayet kabul görmezliğinden yıldım usandım. Üstüne üstlük tüm bunları tek tek yazdım. Üşenmeden, çekinmeden, korkmadan. Oysa ben, İnsanı yazmaktan hep korktum.

eylül


1 yorum:

  1. "...Yorgunum. İnsanı yazmaktan, onu anlamaya çalışmaktan, içimde onu affetmekten, onun adına umutlu olmaktan, ona inanmaktan ölesiye yoruldum. Aptallığı alkışlayanlardan, paranın büyüsüne kapılanlardan, nefesi bile muhtaç edenlerden çok yoruldum. Çaresi yok, yaşanacak bu hayata yorgunluğumla bezdim...."

    YanıtlaSil