Evden uzakta olmanın hem iyi hem kötü yanları var. Yatılı okulun disiplini baba evini aratır lakin insana kattıkları göz ardı edilmemeli. Özellikle hayata karşı dik durmayı öğretir insana, zor yoldan da olsa. Üstelik ergenliğin isyankar döneminde böyle bir "zoraki" tekbaşınalığın paha biçilmez değerde olduğu(istisnalar olsa bile) inkar edilemez. Üniversite yıllarına yumuşak bir geçiş olur yatılı okul, ne de olsa "pişmiş" sayılırsın, evden gelen harçlığın ardını düşünmene de gerek yok, ayaklarının üstünde nasılsa durmayı öğrenmişsin, oh, var keyfine özgürlüğün... diyeceğim, fakat pek de öyle sanıldığı gibi değil, kısaca bu konuda genelleme yapmak doğru değil.
Yatılı okumanın bir nimetine rastlamadığımı hatırlıyorum, bilakis oldukça zordu. Ev-okul arası bir trafikten başka bir etkinliğim de olmadı, istemediğimden değil, kaynaklarım yüzünden. Yok, üzülmedim, komplekslere de düşmedim, nerede ve neden olduğumun farkındaydım.
Bir kez okulu kırdığımı hatırlıyorum, kırmak sayılırsa. Sınıftaki tüm kızlarla birlikte fizik dersine girmedik, sebebi neydi, anımsayamadım. Sonuç mu? Erkek öğrenciler bir sonraki dersten muaf edildiler, yani öğretmenimiz durumu böylece eşitlemiş oldu. Oldukça ağır ders programım olduğundan iki-üç haftada bir ancak haftasonu için baba evine gidebiliyordum. O zamanların en güzel tarafı o haftasonlarıydı diyebilirim. Ne kadar kirli çamaşır varsa valize doldurup götürürdüm, bir sorumluluk düşerdi sırtımdan. Yarı tok gezdiğim günlerin acısını çıkarırcasına sofraya otururdum ve eğer iyi bir film varsa, sinemaya giderdim. Dönüşte valizimde yıkanıp ütülenmiş
giysilerim, birkaç ev yapımı konserve ve lezzetli çörekler, cebimde harçlık olurdu, her defasında. Ne tasasız yıllarmış... Her güzel şey gibi son buldular.
Hayatı öğrenmek mümkün mü, bilmiyorum. Bunu başaran var mı? Olduğunu sanmıyorum. Bildiğim bir şey varsa, hayat hiç ummadığınız bir an insana çalım atabildiği gerçeğidir... Yani, çok da güvenmemeli kendine, ne olacağı bilinmez. Hayattan öğrendiklerime gelince; dersleri acı verici ve acıyı dindirmenin tek ilacı insanın yüreğinde olduğu...
eylül
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder